Sayfalar

22 Ekim 2014 Çarşamba

Saatsizlik

26 Ekim Pazar günü sabaha karşı saat 04:00'de saatler bir saat geri alınacak; böylece hava bir saat daha erken aydınlanıp bir saat daha geç kararacak.

mış...

Erken derken? Geç derken?

Bizim bahçedeki zeytin ağacına sordum, "işim olmaz" dedi.

Duta gittim, ellerimle diktiğim eriğe, yine bizim diktiğimiz ama tutmayan şeftaliye, "valla bize farkmaz, o sizin algınız" gibi bir şeyler mırıldandılar.

Böcekler var bir sürü bizim bahçede, sonra karşıdaki çamlarda zaman zaman gördüğümüz sincaplar, komşunun bahçesinden girip çıkan tavuk ve horozlar, yine komşunun inekleri...

İnanır mısınız umurlarında değil; söz birliği etmiş gibiler, gram umursamıyorlar.

...

Tam da saat(sizlik)le ilgili kendimce bir şey deneme fikrinin doğduğu bu günlerde bunlar geçiyor aklımdan. Modern hayatın dayattığı yatma, kalkma saatleri; sabah kahvaltısı, öğle yemeği, akşam yemeği zamanları gibi koşullanmaları tamamen atmak istiyorum üstümden. Köyde yaşarken bile -yemek saatleri mefhumunu büyük oranda çöpe göndersek de- "geç oldu kalkayım" , "bu saatte yatılır mı, daha erken" gibi cümleler kurduğumu, gece çişe kalktığımda saati merak ettiğimi fark ediyorum ve ne kadar da anlamsız geliyor.

Birileriyle buluşma, verdiğim sözü tutma gibi durumlar haricinde niye ihtiyacım olsun ki saate? Bu hafta sonu saatler geri alınacakmış, ne gam! Bana ne abi; ben yine güneşin durumuna göre uyansam, acıktığımda yesem, enerjik hissettiğimde bahçede çalışsam, canım istediğimde kitabımı yazmaya devam etsem, ilham geldikçe blog yazısı yazsam, uykum gelince de saatin kaç olduğunu bilmeksizin uyuyuversem ya.

Bu konuda kendimi tamamen bıraktığımda neler olacağını merak ediyorum. Saatsiz yaşama halinde vücut kendi düzenini mi oluşturacak, yoksa düzensiz bir gidişat mı olacak, merak ediyorum.

Evet evet, bunu yapıcam. Hem de bugünlerde bir gün başlayarak... Telefonumun ve bilgisayarımın saatini gizleyecek, evde bulunan tek saati görmezden gelecek ve bir süre saatsiz yaşayacağım. Nasıl bir düzenin / düzensizliğin işleyeceğini görmek için de gönüllü bir arkadaşıma yatma-kalkma, yemek yeme gibi temel konuları haber veren bir sms atacağım; not alsın ve sonra bana bildirsin. Bir ya da üç hafta, bilmiyorum, deneyip sonuçlarına bakacağım. İlginç olabilir...

-----------------------------------------

Eğer bu veya diğer bir yazım -veya eylemim- bir yerlerinize dokunduysa; sizi mutlu ettiyse, ilham verdiyse, düşündürdüyse, bir şeyler yapmak üzere harekete geçmek için teşvik ettiyse vs. ve buna karşılık olarak bana para veya başka bir armağan iletmek isterseniz: emreertegun@gmail.com

1 yorum:

  1. çok sevdiğim bir söz vardır. "time doesn't exist, clocks exist" diye. bu küçük ama güzel deney bence bu sözün deneyi gibi ^.^ sonuçları merak ediyorum.

    YanıtlaSil

Yazıyla ilgili yorum yapmak için...