Sayfalar

11 Şubat 2014 Salı

24 saat gerçekten çok az!

Bugünlerde kafamın içinde o kadar çok şey dönüyor ki anlatamam. Coşkuyla her şeye, her yere saldırasım geliyor ama neyi, neresinden tutacağımı şaşırabiliyorum. Şu andaki yazma isteğim de birkaç gündür çok güçlü bir şekilde var olmakla birlikte ancak fırsat bulabildim. "İşsiz adamsın, nasıl fırsat bulamıyorsun?" diyeniniz varsa bir süre işsiz takılsın da görsün dünya kaç bucak! Yapacak ne kadar çok iş, okuyacak ne kadar çok kitap var, ve ilgimi çeken sayısız hobi, yazmak istediğim yazılar, kitaplar...

Gerçi son bir haftanın yoğunluğunda bunların yanı sıra bir de "iş"im vardı. Daha önce göçebe günlerde bahsettiğim üzere; düzeltmenlik, editörlük işlerine soyunuyorum yavaştan ve geçtiğimiz hafta yoğun bir şekilde, düzeltmek üzere aldığım ilk kitapla ilgili çalıştım. Dün gece bitirdim çalışmamı ve birazdan yayınevine göndereceğim. Bunun yanı sıra Cuma akşamından dün öğlen saatlerine kadar, İstanbul'dan gelen iki de arkadaşımız (hatta Pazar günü +2 daha) vardı ve onlarla da vakit geçirmek istediğimden bu satırları yazmaya yeltenemedim bir türlü.

Şu anda ise yeltenmeye yeltendim ama neresinden tutacağımı bilemiyorum. İçimde paylaşmak istediğim çeşit çeşit konular: göçebe günler'de İstanbul sonrası İzmir'e gelişimi ve bu sürede olanları özetlemek, burada (içimden sohbetler), bir süredir sıra gelmeyen "Topluluk Oluştururken - 2" yazısını yazmak, yine burada son günlerde kendimle ilgili biraz daha fazla deşmeye başladığım bazı konulardan ve halet-i ruhiyemden bahsettiğim bir yazı yazmak, veya yine son zamanlarda beni rahatsız eden bir iki konuyu buraya taşımak...

Bloglara yazmanın haricinde, beni bekleyen bir sürü kitaba bir haftadır el süremiyordum ama düzelti işi bitince bugün hemen bir tanesine başladım ve devam etmek istiyorum. Ayrıca yazmayı hayal ettiğim kitap için kafamda biraz yol aldım ve yavaştan uygulamaya geçmek istiyorum, bugün-yarın ona el atabilirim.

Tüm bunların yanı sıra; gündelik işler, yakın gelecekle ilgili hayaller, alınması gereken kararlar vs. de var olmaya devam ediyor tabii.

24 saat çok az bence. Yetkililere duyurulur!..

-----------------------------------------
Eğer bu veya diğer bir yazım -veya eylemim- bir yerlerinize dokunduysa; sizi mutlu ettiyse, ilham verdiyse, düşündürdüyse, bir şeyler yapmak üzere harekete geçmek için teşvik ettiyse vs. ve buna karşılık olarak bana para veya başka bir armağan iletmek isterseniz bi' ses verin lütfen: emreertegun@gmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yazıyla ilgili yorum yapmak için...